Meltem Arslan

Çocukluğun ilk acemi heyecanlarıyla başlayan; bazen hayal kırıklıkları, bazen mutlulukla atan ilk acemi yürek kıpırtılarıyla yazılmış; unutulmaya yüz tutmuş, çekmecelerde sararıp solmuş, duyguların satırlara döküldüğü o kağıtları esaretinden kurtarıp sizlerle paylaşmak istedim... SEN Bir sevda selisin Akarsın senden bana Bir şimşeksin Çakarsın senden bana Aşkın tomurcuğu Sevginin gözyaşısın Mutluluk bahçesinde açan Bir çiçeksin Hüzün denizinde yüzen Bir balıksın Baharın o güzel kokusu Güneşin umut dolu pırıltısı Yaşama sevincinin izleri Sen de Sonbaharda çöken hüzün Geceyle gelen yalnızlık Ölümün getirdiği korku Sen de Özlem sen de, ümit sen de Zulüm sen de, acı sen de Sevme diyorsun beni Nasıl sevmem bir tanem Dünyanın varlığı sen de *14 Yaş* BİR AKŞAM ÜSTÜ Daldı gözlerim ufka Bir gün batarken daha Yine anılar gözlerimde Unutulmaz oldun gönlümde Bir akşam üstü yine Gözlerin gözlerimde Anılar yüreğimde Sevgin gönlümde Bir akşam üstü daha Yine ben seninle Batıyor yine gün Ağlıyorum için

Halide Edib Adıvar  serime bir güzel ikili daha bu kitap.  Son Eseri   1913,  Yolpalas Cinayeti 'ni 1336 yılında kaleme almış. 238 sayfa olan bu eserin ben Atlas Kitabevi 10./7. baskılarını okudum.  Son Eseri 'nde hazin bir aşk hikayesini anlatan yazar; romanda aşk, ihanet, ayrılık, ölüm hepsini kullanmış. Yolpalas Cinayeti   ise bir cinayetin oluş ve nedenlerinin incelenip, farklı bir bakış açısı ve güçlü bir kalemle yazıldığı bir kısa roman. Son Eseri ; Feridun Hikmet ünlü bir yazardır,iki çocuğu ve eşiyle İstanbul'da yaşamaktadır. Bir gün kendi hayatını yazmaya karar verir. Yazın gittikleri Çamlıca'da eşinin eski kocası Asım Bey'in kız kardeşi Kamuran'la tanışır. Kamuran bir ressamdır ve Feridun Hikmet'in portresini yapar. Bu arada birbirlerine aşık olurlar ve bir faciaya sebep olmamak için hemen oradan ayrılırlar. Bir zaman sonra tesadüfen Almanya'da bir göl kenarında karşılaşırlar. Hayatlarında bir durak olarak gördükleri bu noktada hislerini gönüll

1997  İtalyan yapımı, yönetmenliğini  Roberto Beningni 'nin yaptığı drama filmidir. Oyuncu kadrosunda  Roberto Beningni ,  Nicoletta Braschi ,  Giorgio Cantorini ,  Giustino Durano 'nun yer aldığı film 7 dalda  Oscar 'a aday olmuş ve en iyi yabancı film, en iyi erkek oyuncu ve en iyi müzik dallarında ödül almıştır. Ayrıca 1998  Cannes Film Festivali nde Büyük Ödülü almıştır. 1930'ların İtalya'sında genç, neşeli, kaygısız bir İtalyan Yahudisidir  Guido .  Guido  zengin, aristokrat ve Yahudi olmayan bir aileden gelen ve öğretmen olan  Dora 'ya aşık olur. Aşık olduğu kadını nişan töreninde herkesin gözü önünde atın üzerine atarak kaçırır.  Guido  ve  Dora  evlenirler,  Giosue  adında bir oğulları olur. Bu mutlu aile tablosu Almanların İtalya'yı işgal etmeleriyle birlikte kabusa döner. Giosue 'nin dördüncü doğum gününde, babası ve amcası ile birlikte Almanlar tarafından zorla trenlere bindirilerek toplama kamplarına götürülürler.  Dora  Yahudi olmamasına rağ

Handan   yazarın en başarılı eserlerindendir.  Halide Edib Adıvar 'ın 1912 yılında kaleme aldığı, tamamı mektuplar üzerine kurgulanmış, farklı ağızlardan Handan'ın talihsiz yaşamının anlatıldığı ve kadın psikolojisinin irdelendiği güzel bir romanı. Ben 208 sayfa olan bu romanın Atlas Kitabevi yirmi birinci baskısını okudum. Handan, çocukluğunda iyi bir eğitim alır. Kuzguncuk'ta geçen çocukluğunda zekası ve yetenekleri ile herkesi büyüler. O yıllarda yanlarına gelip yerleşen bir akrabalarının yetim kızları Neriman onun için çok önemlidir. Neriman'ı kişiliğinin aynası gibi yetiştirir. Bu sırada hocası Nazım'a aşık olur fakat Nazım'ın kendisine değil ideallerine tutkulu olduğunu düşündüğü için onun evlenme teklifini reddeder. Kısa bir süre sonra idealist Nazım tutuklanır ve ceza evinde Handan'ın aşkı uğruna intihar eder. Bu olaydan sonra bunalıma giren Handan kendisinden çok farklı yapıda olan Hüsnü Paşa ile evlenir ve Avrupa'ya yerleşir. Altı sene evlilikt

1995  yılı yapımı,  Mel Gibson 'ın baş rolünü oynadığı ve yönetmenliğini yaptığı aksiyon, dram, biyografi türünde muhteşem bir baş yapıt.  Mel Gibson 'ın yanı sıra  Sophie Marceau ,  Brendan   Cleeson ,  Catherine Mc Cormack ,  Brian Cox  diğer oyuncuları. 10 dalda Oscar'a aday olan film yapım, yönetim, görüntü yönetmeni, efekt, makyaj ve en iyi film dallarında ödüller almıştır. Yine uzun zaman önce izlediğim, bir kere ile yetinmeyip bir kaç kez aynı zevk ve heyecanla izlediğim muhteşem bir baş yapıt. Film  William Wallace ' ın hayatını anlatıyor. 13.yüzyılda İngilizler İskoçlar üzerinde egemenlik kurmuştur. Bu işgal sırasında, Wallace daha küçük bir çocukken İngilizlerin bir ahırda bütün bir köy halkını, kadın ve çocuklar dahil hepsini asarak öldürdüklerini görür.  Wallace  daha bu travmayı atlatamadan babası ve ağabeyi de İngilizler tarafından öldürülürler. Babasının ve ağabeyinin cenazelerinden hemen sonra hiç tanımadığı amcası köye gelip Wallece yanına alır, ona bil

Seviyye Talip   Meşrutiyet ve Cumhuriyet devirlerinin tanınmış edebiyatçılarından   Halide Edib Adıvar 'ın ilk romanlarındandır. 1910 yılında kaleme alınan, 128 sayfa romanın ben Atlas Kitabevi 6. baskısını okudum.Halide Edib'in romanları ilk basıldıkları anda ün kazanmıştır ve halen zevkle okunmaktadır. Eserlerinin çoğunda kadın kahramanları daha baskın, kuvvetli karakterlerdir ve hikayenin yönünü onlar belirler. Fahir annesini kaybedince, annesinin son arzusu olduğu için halasının kızı Macide ile evlenir. Sonra da Avrupa'ya gider. Meşrutiyetin ilanı ile Fahir yurda geri döner ve Macide'yi modern bir kadın yapma uğraşına girer. Bu arada çocukluk arkadaşı olan Sevviye ile karşılaşır ve ona aşık olur. Fakat Sevviye bir başkasına aittir.Ve bu aşk yüzünden hastalanır. Fahir'in artık Macide ile de manen ilişkileri bitmiştir. Bu sırada yurdun kurtuluşu amacı ile kurulan hareket ordusuna katılır. Amacı uzaklaşmak ve Macide ile oğlu Hikmet'in alınlarına sürdüğü lekeyi

2002  yapımı, yönetmenliğini  Roman Polanski 'nin yaptığı, baş rollerinde  Adrien Brody , Emillia Fox, Daniel Caltagirone, Ed Stoppard,  Thomas Kretschmann 'nın oynadığı  Wladyslaw Szpilman 'nın hayatının anlatıldığı Almanya-Fransa-Polonya-İngiltere ortak yapımı film Cannes Film Festivalinde Altın Palmiye ödülü almış ayrıca en iyi film dalında Oscar'a aday olmuştur. 150 dakikalık drama-biyografi-müzikal türü bu film de yine unutulmazlarım arasında arşivimin en değerlilerinden. Film gerçek bir hayat öyküsünü anlatıyor. Yahudi piyanist Wladyslaw Szpilman'nın hayat öyküsü. Hikaye ikinci dünya savaşı sırasında Polonya'da geçiyor. Savaş sırasında Varşova gettosunda saklanarak hayatta kalmayı başaran piyanisttin hayat öyküsü. İkinci Dünya Savaşı başlayıp Almanlar Polonya'yı işgal ettiğinde  Wladyslaw  yirmi sekiz yaşında   genç bir piyanisttir. Genç olmasına rağmen Polonya'nın en başarılı piyanistlerindendir. Varşova radyosunda çalışmakta, konserler vermekte v

Şehir dışına ise yolculuğum aynı yerlere tekrar tekrar gitmektense yeni yerler görmek isterim. Genellikle de tercihi mi bu yönde kullanırım. Tabi ki bu arada ilk gideceğiniz bu yer daha önce bir tanıdık tarafından deneyimlenmiş ve tavsiye üzerine gidiyorsanız sorun yok lakin hiç bir öneri, tavsiye almadan yola çıktıysanız her türlü sürprize de açık olmanız gerekiyor ;)  Yine yeni bir deneyim yaşamayı göze alarak, İstanbul'a yakın olması adına bu kez hedefim  Armutlu/Fıstıklı  oldu. Eğer İstanbul'da yaşıyorsanız  Yenikapı  ya da  Kabataş 'tan bineceğiz deniz otobüsleri ile 28 TL.'ye, yaklaşık bir saat kırk beş dakikada  Armutlu 'dasınız. İstanbul'un içinde bir yerden bir yere gitmek için harcadığımız zamanı düşünürsek tatil için bu çok kısa ve rahat bir yolculuk oldu, deniz otobüsünde ki bıcır bıcır çocuk seslerini saymazsak tabii ... Sakın yanlış anlaşılmasın ben çocukları çok severim lakin kapalı bir mekanda elli tanesi ayrı telden çalınca akordu bozuk orkestra

Yeni Turan  ve  Raik'in Annesi 'de iki romanın tek bir kitapta toplanmış hali ve   Halide Edib 'in yine ilk eserlerinden.  Yeni Turan  1912 yılında,  Raik'in Annesi ' ise 1909 yılında kaleme alınmış. 196 sayfa olan kitabın ben Atlas Kitabevi 5.baskısını okudum. Yeni Turan  bir ideoloji romanıdır.  Halide Edib   o dönem eğitim anlayışını kadınlar açısından ele alır. Romanda yeni kurulmuş iki siyasi partiden bahseder. Yeni Turan ve Yeni Osmanlı partileri. Her ikisi de devletin geleceğine hizmet etmektedir fakat fikir ayrılıkları vardır. Kaya milletini seven, ülkesi için her şeyi göze alabilecek bir kadındır. Fakat kendisine yapılan ahlaksız bir teklifle ideolojileri uğruna sevdiği adamdan vazgeçip, istemediği bir evlilik yapmak zorunda kalır ve yaşayan bir ölü misali hayatına devam eder. Bütün bu hikayeyi, Yeni Turan'a hayat veren Kaya ve Oğuz'u birbirlerinden ayıran Lütfü Bey'in yeğeni Asım anlatır. Asım olaylara şahit olmuş ama engel olma cesaretini kend