Kara Kız Bernard Shaw



 İrlandalı yazar Bernard Shaw'un "Tanrıyı Arayan Kara Kız" adıyla da bilinen "Kara Kız" adlı bu 327 sayfalık öykü kitabını yıllar önce okumuştum. Nobel edebiyat ödüllü bu eser Kara Kız ve on dört ayrı öyküden oluşan bir kitap.

   Kara Kız'ın karşılaştığı misyonere "Tanrı nerede?" sorusu ve misyonerin "tanrı demiş ki: "Arayın, beni bulursunuz." cevabı ile Kara Kız'ın Tanrıyı aramasını konu edinen bir öykü...Yazar Kara Kız'ın bu yolculuğunu bütün din ve inanışların eleştirisel, felsefi ve aynı zamanda mizahi bir anlatımla dile getirmiş.

   Kitabın başında yirmi sayfalık bir önsöz var ki bu uzun önsöz bile başlı başına felsefi bir eser.

   Kitaptaki hikayelerin tamamı ezber bozan cinsten. Okura sürekli verilen öğütler içeriyor. Edebi dili sağlam lakin düşünsel yönü sanki daha baskın geliyor ve öyküler felsefi metin halini alıyor. Genelde inanç, din, hurafeler, aşk, evlilik gibi konulara yer verilmiş.

   Okurken sık sık altı çizilecek satırlarla dolu bu kitabın yazarı hakkında çok dile gelen bir anıyı da dip not olarak paylaşmak isterim;

   Bernard Shaw Nobel ödülü alan oyununun galası için Churchill'e bir davetiye gönderir. Rivayete göre yazar gönderdiği davetiyeye şu notu ekler;
"Davetiye iki kişiliktir. Bir dostunuzu da getirin, eğer varsa."
Churchill'de bunun üzerine şu notu göndermiştir kendisine;
"Galaya değil ama ikinci oyuna gelirim tabii sahnelenirse."

  Kitaptan Alıntılar

  • Temiz su bulmadan kirli suyu atma. Ayrıca sana şunu söyleyeyim ki, temiz suyu bulunca kirli suyu mutlaka at ve her ikisinin karışmamasına özellikle dikkat et..
  • Bir din gerçekle arasındaki bağları kopardı mı, tam anlamıyla afyon haline gelir. Bozuk siyasal sistemlerde halk tabakalarındaki çalkantıları yatıştırmak için bu afyon, yöneticilere yararlıdır; ne var ki uygarlık eninde sonunda ya namuslu gerçeğe dönmek; ya da yok olmak zorundadır.
  • Dünyayı olduğu gibi kabul et; zira onun ötesinde hiçbir şey yoktur. Bütün yollar mezara çıkar; mezarda hiçliğin kapısıdır; hiçliğin gölgesinde ise her şey boştur.
  • Hayat hep yana yana biten bir alevdir; ama her çocuk doğuşta yeniden tutuşur. Hayat ölümden, umutta umutsuzluktan büyüktür.
  • İçimizde ve dışımızda, Tanrıya ulaşmaya çalışan bir şey var. Burası muhakkak; bunun dışında muhakkak olan biricik şey ise; ona ulaşmaya çalışan şeyin, ulaşmak isterken bir sürü yanlış yaptığıdır.
  • Eğer sen adi insanların yanlış yorumlayabilecekleri hiçbir şey yapmamak istiyorsan, kendi hayatını da onların adilikleri düzeyine indirmen gerekir.
  • Dost kulağı, düşman ağzının panzehiridir.
  • Köleliklerin en kötüsü efendiliktir.
  • Hayatta sabit noktaların bulunması gerekir.
  • Adresi olmayan adam serseridir. İki avukatı, bir bankeri olan bir adam, dolandırıcıdır.
  • İki yanlıştan bir doğru çıkmaz.
  • Köklerim geçmişte, umutlarım gelecektedir.
  • Egemen sınıflar, halkın tembelliğinden, budalalığından, cahilliğinden, yoksulluğundan, dar görüşlülüğünden, kör inançlarından ahlak kusurlarından yararlanarak onları köle halinde tutuyorlar.

   Keyifli Okumalar :)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Chappie

Mev'ut Hüküm / Halide Edib Adıvar